DEĞİŞİM AYNADA BAŞLAR


 

Bir gün uyanırsınız… Güneş yine doğmuştur, kuşlar yine ötüyordur, insanlar yine aynı telaşla sokaklarda yürüyordur. Ama sizin için hiçbir şey aynı değildir. Çünkü bir şeyi anlamışsınızdır: Ne kadar çırpınsanız da, ne kadar söylenseniz de, ne kadar umut etseniz de… Kendinizden başka kimseyi değiştiremezsiniz.Bunu defalarca test ettirir hayat..öğrenene dek ..


Bu cümle ilk duyulduğunda hayal kırıklığı gibi gelir. Hele ki kalbi güzel olan, herkes iyi olsun isteyen insanlar için… Çünkü biz hep birilerini değiştirmeye çalışırız. Sevgilimizin daha anlayışlı olmasını isteriz. Annemiz biraz daha az eleştirsin,babamız bizle gurur duysun , arkadaşımız biraz daha vefalı olsun, patronumuz biraz daha insaflı yumuşak davransın isteriz. Eşimiz bizi anlasın, çocuklarımız bizi dinlesin, dostlarımız bizi yarı yolda bırakmasın isteriz. Ve sonra… sonra hayal kırıklıkları başlar. Çünkü hiçbir şey istediğimiz gibi gitmez. İnsanları değiştirmeye çalıştıkça, elimizde sadece yorgun bir kalp kalır.Bunu defalarca yaşadıktan sonra ;

İşte tam burada uyanış başlar.

Değişim, bir başkasında değil, aynada gördüğün yüzde başlar.


Kendimize sormamız gerekir: “Ben bu durum karşısında ne yapabilirim? Ben nasıl bir insan olmak istiyorum? Ben neyi farklı yaparsam, bu hikaye başka türlü yazılır?” Çünkü kimseyi değiştiremezsiniz ama kendi tutumunuzu değiştirerek her şeyi farklı yaşarsınız.


Kimi zaman susmak bir devrimdir. Kimi zaman çekip gitmek bir iyileşme. Kimi zaman kabullenmek bir özgürlük. Ve bazen sadece sınır çizmek bile büyük bir devrimdir.


Başkalarını düzeltmeye çalışmaktan vazgeçtiğinizde, asıl gücü o zaman elinize alırsınız. İç huzur, başkalarını değiştirdiğinizde değil; onları oldukları gibi görüp, sizin ne yapmak istediğinizi seçtiğinizde başlar.


Bunu fark etmek gerçekten zordur. Kabul etmek daha da zor. Ama inanın özgürleştirici.


Yıllar geçtikçe anladım ki: Karşımdakinin beni anlamasını beklemek yerine, ben kendimi daha net anlatabilirim. Beni sevmeyen birine kendimi ispat etmek yerine, kendimi olduğum gibi sevebilirim. Birini değiştirmek için çabalamak yerine, o kişiyi hayatımda tutmanın gerçekten gerekli olup olmadığını sorgulayabilirim.Sınır çizmene rağmen olmuyorsa senin isteklerinin ,duygularının hiç bir önemi yoksa bırakmak en güzel çare..


İnsanı en çok yoran şey, değişmeyecek insanlara umut bağlamaktır.

En çok tüketen şey, hiç büyümeyecek zihinlere emek vermektir.


O yüzden bugün bir karar verin… Kimseyi değiştirmeye çalışmayın artık.

Kendinizi büyütün. Bakış açınızı genişletin. Kalbinizi,psikolojinizi sağlamlaştırın.


Unutmayın, bir çiçek başka bir çiçeği büyütemez. Ama güneşe yönelerek, diğerine ilham olabilir.


Ve siz, güneşe dönen bir çiçek olun.

İçinizi ısıtan, çevresine ışık olan, ama köklerini unutmayan...


Yelda Öğretmen 


Yorumlar

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

BUGÜN NASIL YAŞAMAK İSTİYORUM ?

KELEBEK KANADI SENDROMU 🦋

Yaşama Katılan Değer: Kendine Yatırım