Dil Gönlün Aynasıdır
Dil Gönlün Aynasıdır..
"Kalbinin naifliği kelimelerine yansıyan insanları seviyorum. "
Zarif bir üslupla konuşan, vefa dolu, merhametle yaklaşan, kalbiyle gören ve diliyle şifa olan insanları… Çünkü bazı insanlar kelimeleriyle değil, yürekleriyle konuşur. Söyledikleri, sanki bir yaz akşamı esintisi gibi dokunur içimize. Ne incitir ne yorar. Gönül, böylesine güzelliklere susamışken, ne yazık ki çoğu zaman asık suratlı, diliyle diken eken, enerjisiyle sömüren insanlarla karşılaşırız.
Bazı insanlar vardır; sabah seni gördüğünde selam vermez, günaydın desen "?" duymamış gibi bakar. Surat sanki limon sıkacağı. Sohbete kalkışırsın, daha ilk cümlede moraller çöker, içini dökmeye çalışırsın ama bir bakmışsın dert dinleyeceğine dert anlatıyor. Enerjini emer, ruhunu boğar vampir gibi .. sonra da “Ben sadece gerçekçiyim” der. Halbuki gerçekçilikle kabalık arasında, Everest kadar fark var. Kaba olmak, dobra olmak değildir. Asıl dobra, hakikati nezaketle söyleyebilendir.
Bir de öyleleri vardır ki; sadece bir “Nasılsın?” deyişi bile sıcacık umut taşır. Sesi sanki içini okşar. Gülümsemesiyle bir günü güzelleştirir. Kimi zaman bir çocuğun başını okşayarak, kimi zaman yaşlı birine yer vererek… Küçücük bir davranışla dünyaları aydınlatır. Çünkü bilir ki dilin kemiği yok ama yönü kalpten gelir. Gönül güzelse, dil de güzelleşir.
Aslında her birimiz bir aynayız. Kalbimiz nasılsa, sözlerimize öyle yansır. Diliyle kıran mı olmak istiyoruz, yoksa diliyle umut eken mi? Hayat kısa, insan ömrü pamuk ipliğine bağlı. Birinin kalbine dokunmak, belki de bu dünyadaki en büyük servettir.
Şiir gibi konuşan insanlar lazım bu hayata. Sözüyle tebessüm ettiren, varlığıyla huzur veren… Sözleri merhem olan insanlar.
Bazı insanlar odadaki ışığı açar, bazılarıysa girdiği anda elektrikleri keser. Hangisi olmak istediğin sana kalmış...
Yelda Öğretmen
Yorumlar
Yorum Gönder