HAYATIN DİPLOMASIZ MEZUNLARI
“Tecrübe Akademisi: Hayatın Diplomasız Mezunları”
Tecrübe iyi bir okuldur fakat öğrenim ücreti hayli yüksektir.
– Thomas Carlyle
Hayat, garip bir üniversite. Kayıt şartı yok, giriş sınavı yok. Ama öyle sınavlar yapıyor ki, cevabını hep dersten sonra öğreniyorsun. Üstelik öğretmen de yok çoğu zaman; ya kendi hataların ya da başkalarının sessiz gözyaşları anlatıyor dersi. İşte bu yüzden tecrübe, pahalı ama bir o kadar da kıymetli bir öğretmendir.
İlk gençliğimizde her şeyi bildiğimizi sanırız. “Ben hata yapmam” "ben sen gibi olmayacağım "güveniyle çıktığımız yolda, ilk virajda tökezleriz. Kalbimiz kırılır, hayal kırıklığı yaşarız, yanlış insanlara güveniriz. Sonra hayat usulca kulağımıza eğilir: “Tamam, şimdi öğrendin mi?” der.Ve öğrenene kadar bu döngü devam eder.
Ama kabul edelim; öğrenmenin en kalıcı yolu, bizzat yaşamak değil midir?
Eflatun’un ders kitabı yoktu. Ama Sokrates’in soruları vardı.
Mevlana medreseye sığmadı, çileyle olgunlaştı.
Nasreddin Hoca güldürdü ama aslında düşündürdü.
Atatürk, savaş meydanlarından geçerek barışı anlattı.
Hepsi de aynı okuldan geçti: Hayat Üniversitesi.
Tecrübe, kimseye bedava sertifika vermez. Bazen bir yanlış kararla yıllarını harcarsın, bazen bir susuşun bedeli kalbine ağır gelir. Ama sonunda hep bir şey öğretir: "Bir daha böyle yapma."Ama onu tekrar yapacak yaşam sayfası kalmamıştır ..
Ve ne ilginçtir ki, bu okulda sınıf tekrarı da vardır. Aynı hatayı birkaç kez yapmak serbesttir — ta kki sen öğrenene kadar.
İnsanın olgunluğu; yaşadığı yıllarla değil, geçirdiği sınavlarla ölçülür. Bazı insanlar 60 yaşındadır ama hâlâ çocuk gibidir. Bazılarıysa 40'ında, hayatın dizini döve döve büyüttüğü bilge bir ruhtur.
Bir büyüğüm derdi ki:
“Evladım, hayat sana tokadı atar, ama neyi yanlış yaptığını yüzüne söylemez. Sen anlayacaksın.”
İşte bu yüzden her yara, aslında görünmeyen bir diplomanın parçasıdır.
Bugünün gençleri bazen hızlı yaşamak istiyor. “Tecrübe mi, ben YouTube’dan öğrenirim” diyorlar. Ama bazı bilgiler Google’da yoktur. Onlar, kalpte yazılır. Yanlış kararların, doğru seçimlere dönüşmesinden geçer.
Bu yüzden, gençliğe tek bir şey söylemek isterim:
Yanlış yapmaktan korkma. Ama yanlışta ısrar etme.Yanlış yanlıştır ,zarardan ne kadar erken dönersen kardır.
Her düşüş bir derstir. Ama kalkmayı bilmek, gerçek başarıdır.
Ve unutma…
Hayat sana belki kırık notlar verecek, belki gözyaşlı karneler… Ama sonunda, seni mezun edecek tek şey; yaşadıklarınla şekillenen o güzel “kendin” olacak.
Diploma duvarda değil, duruşundadır.
Ve en parlak gelecek, tecrübelerle aydınlanan yolda yürüyenlerindir...
Yelda Öğretmen
Yorumlar
Yorum Gönder